Risale-i Nur'u En İyi Anlayacak, Çözecek ve Anlatacak
Olan Kişi Hz. Mehdi'dir
... Ta ahir zamanda, hayatın geniş dairesinde asıl sahibleri, yani Mehdi ve şakirdleri, Cenâb-ı Hakkın izniyle gelir, o daireyi genişlendirir ve o tohumlar sünbüllenir. Bizler de kabrimizde seyredip Allaha şükrederiz. (Sikke-i Tasdik-i Gaybi, s.172)
Bediüzzaman bu sözlerinde Risale-i Nur'un asıl sahiplerinin Hz. Mehdi ve şakirtleri olduğunu söylemektedir. Dolayısıyla Bediüzzaman'ın bu açıklamalarına göre, "Risale-i Nur'u en iyi anlayacak, çözecek ve anlatacak olan kişi de Hz. Mehdi olacaktır".
Risale-i Nur'u en iyi anlayacak olan kimsenin Hz. Mehdi olacağı Bediüzzaman'ın risalelerdeki diğer sözlerinden de açıkça anlaşılabilmektedir. Bu sözlerinden birinde Bediüzzaman Hz. Mehdi'nin bu özelliğini şöyle açıklamaktadır:
Ahir zamanın en büyük fesadı zamanında, elbette EN BÜYÜK BİR MÜÇTEHİD (ihtiyaç oluştuğunda ayetlerden hüküm çıkaran büyük İslam alimi) hem EN BÜYÜK BİR MÜCEDDİD (her yüzyıl başında dini hakikatleri devrin ihtiyacına göre ders vermek üzere gönderilen büyük İslam alimi, yenileyen, yenileyici), hem HAKİM, hem MEHDİ hem MÜRŞİD (doğru yolu gösteren kişi) hem KUTB-U AZAM (Müslümanların kendisine bağlandıkları büyük evliyalardan, zamanın en büyük mürşidi) olarak bir zat-ı nuraniyi (nurlu bir zatı) gönderecek ve o zat da, Ehl-i Beyt-i Nebeviden (Peygamberimiz (sav)'in soyundan) olacaktır. (Mektubat, s. 411-412)
Bediüzzaman, Hz. Mehdi'nin "en büyük müçtehid" (ihtiyaç oluştuğunda ayetlerden hüküm çıkaran büyük İslam alimi) ve "en büyük müceddid" (her yüzyıl başında dini hakikatleri devrin ihtiyacına göre ders vermek üzere gönderilen büyük İslam alimi) sıfatlarını taşıyacağını bildirmiştir. "Müceddid" dini hakikatleri devrin ihtiyaçlarına göre açıklayan, "müçtehid" de ihtiyaç oluştuğunda ayetlerden hüküm çıkaran büyük İslam alimi ve önderidir. Bu vasıftaki büyük zatlar, İslam toplumlarına örnek olmuş, yol göstermiş, zamanın kutbu olmuş önderlerdir. Bu önderlerden kimi içtihat etme (hükümleri usulüne uygun olarak Kuran ve hadislerden istifade ile ortaya koyma) ve hüküm verme vasıflarından dolayı "mezhep önderleri" olmuşlardır; Müslümanlar da onlara uymuşlardır. İmam Hanefi, İmam Şafi, İmam Hanbeli, İmam Maliki bu önderlerden olup 4 mezhebin kurucularıdır. Bütün ehl-i sünnet onların verdiği hükümlerle amel etmektedir. Bediüzzaman bu "müçtehid ve müceddidlerin en büyüklerinin ise Hz. Mehdi olacağını" ifade etmiştir. Bu da "Hz. Mehdi'nin içtihat etmeye (hükümleri usulüne uygun olarak Kuran ve hadislerden istifade ile ortaya koyma) ve hüküm vermeye, dini hakikatleri açıklamaya en yetkili kişi olarak Risale-i Nur'u da en iyi anlayacak ve açıklayacak kişi olacağını" ortaya koymaktadır.