Bediüzzaman Hz. Mehdi'ye Zemin Hazırlamıştır.
BEN BÖYLE BİR NURUN ZUHURUNA (ortaya çıkışını) ÇOK İNTİZAR ETTİM (gözledim) VE EDİYORUM. FAKAT ÇİÇEKLER BAHARDA GELİR. ÖYLE İSE O KUDSİ ÇİÇEKLERE ZEMİN HAZIR ETMEK LAZIM GELİR. VE ANLADIK Kİ, BU HİZMETİMİZLE O NURANİ ZATLARA (nurlu şahıslara) ZEMİN İZHAR EDİYORUZ (hazırlıyoruz). (Mektubat, s. 371)
Bediüzzaman, Hz. Mehdi ve yardımcılarını "baharda gelecek kudsi çiçekler" olarak nitelendirmiş, "kendisinin ise, yaptığı hizmetlerle bu mübarek şahsa zemin hazırlayan bir öncü olduğunu" belirtmiştir.
Bediüzzaman, "bir nur" olarak ifade ettiği ahir zamanda gelecek olan Hz. Mehdi'nin ortaya çıkışını çok gözlediğini ve hala da gözlemekte olduğunu ifade etmektedir. Bediüzzaman bu sözleriyle çok açık bir şekilde kendisinin Hz. Mehdi olmadığını ve kendisinin de bu mübarek şahsın çıkışını büyük bir heyecanla gözlediğini belirtmektedir. Yalnız Bediüzzaman değil, sahabeler döneminden itibaren milyonlarca samimi Müslüman, İslam alimleri, mezhep imamları, müçtehidler Hz. Mehdi ve beraberindeki müminlere karşı derin bir sevgi beslemişlerdir. 1400 yıldır bu mübarek zatı sevgi ve saygıyla anmışlardır. Ona ve cemaatine dua etmişler, onlar için Allah'tan yardım dilemişlerdir. Hz. Mehdi ve cemaati gelmiş geçmiş tüm Müslümanların ortak dostudur. Tüm inananlar için şevk ve heyecan vesilesidir. Bediüzzaman da sözlerinde bu bakış açısını dile getirmekte, kendisinin de büyük bir heyecan ve sevgiyle Hz. Mehdi'nin gelişini beklediğini ifade etmektedir. Bediüzzaman, burada kullandığı "ÇOK İNTİZAR ETTİM VE EDİYORUM" yani "ÇOK GÖZLEDİM VE GÖZLÜYORUM" sözleriyle bu durumu dile getirmiş, ancak hayatta olduğu süre içerisinde bu kutlu şahsın çıkışının gerçekleşmediğini bildirmiştir.
Bediüzzaman ahir zamanda gelecek Hz. Mehdi ve cemaatine karşı içten ve derin bir sevgi sahibidir. Hz. Mehdi ve yanındakilerin güzel ahlakını ve mücadelelerini "ÇİÇEKLER"e benzetmekte ve onların baharda, yeryüzünün tüm güzelliklerinin ortaya çıktığı dönemde geleceklerini anlatmaktadır. Bediüzzaman, Hz. Mehdi'nin geleceği dönemi karanlık kara bir kışın ardından gelen aydınlık, güneşli, güzelliklerle dolu bir bahara benzetmektedir. Bediüzzaman'ın çiçek benzetmesi bu dönemde yaşanacak huzur, barış, adalet ve güzellikleri anlatmak için yapılmış çok güzel bir örneklendirmedir. Bediüzzaman bu bahar döneminin çok yakın olduğunu bildirmektedir. Bir başka açıklamasında ise kendisinin "acele edip kışta geldiğini" belirtmiş; nasıl kışın hemen ardından bahar geliyorsa, ahir zamanda gelecek mübarek şahıs ve cemaatinin de, kendisinden hemen sonra baharı getireceğini müjdelemiştir. Bediüzzaman bu sözleriyle çok açık bir şekilde "kendisinin Hz. Mehdi olmadığını, ancak bu mübarek zata ortam hazırlayan bir öncüsü olduğunu" ifade etmiştir.
Bediüzzaman bir kez daha "KUDSİ ÇİÇEKLER" sözleriyle bahsettiği Hz. Mehdi ve talebelerine karşı olan sevgisini dile getirmiş, Hz. Mehdi'nin gelişini çok gözlediğini ve halen de gözlemeye devam ettiğini belirtmiştir. Bu durumda gelecek olan şahıslara, yani Hz. Mehdi ve cemaatine zemin hazırlamak gerektiğini söyleyen Bediüzzaman, kendisinin ve cemaatinin bu görevi üstlendiğini ifade etmiştir. Onlardan önce gelip onlar için ön bir hizmet ve hazırlık yaptığını söyleyerek, Hz. Mehdi'nin kendisinden sonra gelecek bir şahıs olduğunu bir kez daha dile getirmiştir.
Bediüzzaman "ANLADIK Kİ" sözleriyle, kendisinin Hz. Mehdi olmadığı, ancak yaptığı hizmetlerle bu mübarek kişiye zemin hazırlamakta olduğu konusundaki kanaatini dile getirmektedir. "ANLADIK Kİ" ifadesi, Bediüzzaman'ın kalbine gelen gerçeği ve Bediüzzaman'ın bu gerçeğe net ve samimi olarak inandığını göstermektedir. Bediüzzaman bu kelimeyle, tevazu gereği böyle bir söz söylemediğini, delilleriyle açıkça ortada olan bu konuda kesin kanaatini ifade ettiğini ortaya koymaktadır.
Bediüzzaman bu sözünde "HİZMETİMİZLE" diyerek çoğul bir ifade kullanmıştır. Demek ki Bediüzzaman bu hizmette tek başına değildir; kendisine yardımcı olan Nur cemaati de vardır. Bediüzzaman "hizmetimizle" derken tüm Nur talebelerini de bu hizmete dahil etmektedir.